Kemal Gözler, Elveda Kuvvetler Ayrılığı, Elveda Anayasa: 10 Aralık 2016 Tarihli Anayasa Değişikliği Teklifi Hakkında Bir Eleştiri
Ceza Dairesi (eski 16. Ceza Dairesi), 4 Şubat ve 27 Şubat 1997 tarihinde başlayan süreçte Hükümeti cebren devirme suçunun işlendiğine dair verilen mahkumiyet kararlarını onadı. Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama suçu; 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 216. Maddesinde düzenlenmiş olup, üç fıkradan oluşan bu hükmün her fıkrasının uygulama alanı farklılık göstermektedir. Maddenin ilk fıkrasında tahrik, diğer iki fıkrasında aşağılama fiillerine yer verilmiştir. Bu yazımızda incelenecek hukuki sorun; ceza muhakemesi sürecinin kanun yolları aşamasında sadece sanığın lehine kanun yoluna başvurması ile gündeme gelen aleyhe bozma yasağının kapsamının, yalnızca ceza miktarı ile mi sınırlı olduğu, yoksa bu yasağın ceza dışında sanığın aleyhine sonuç doğurabilecek diğer yaptırım ve kuralları da kapsayıp kapsamadığıdır. Bu yazımızın kapsamı; Rusya Federasyonu’nun, Ukrayna Devleti’nin toprağı olan Kırım’da yaşayanların tercihi ve Rusya Federasyonu’na katılma isteğini gösteren halk oylamasını da gerekçe göstererek, gerçekleştirdiği ilhakı ve bunun siyasi, sosyal, iktisadi ve güvenlik gerekçelerini tartışmak değildir. 2011 yılının Haziran ayında çiftin ilişkisi kötüleşmeye başlamış, başvurucu kalıcı olarak İspanya’da yaşamaya karar vermiş, bu kapsamda Madrid mahkemesine eşiyle müşterek çocuklarının velayetini almak için tedbir kararı verilmesi ve boşanmak için gerekli işlemlerin yapılması için başvuruda bulunmuştur. Genel olarak idarenin sözleşme yaparken muhatabını seçmek için uymakla yükümlü olduğu usullere kamu ihalesi denilmektedir. İdarenin tüm ihaleleri için uygulanacak usulleri düzenleyen bir tek kanun bulunmamaktadır.
Toplatma kararı veren yetkili merci, bu kararını en geç yirmidört saat içinde yetkili hâkime bildirir; hâkim bu kararı en geç kırksekiz saat içinde onaylamazsa, toplatma kararı hükümsüz sayılır. Tedbir yolu ile dağıtım hâkim kararıyla; gecikmesinde sakınca bulunan hallerde de kanunun açıkça yetkili kıldığı merciin emriyle önlenebilir. (5) Kullanılamaz hale gelen veya ihtiyaç fazlası ev eşyasını bunların toplanmasına ilişkin olarak belirlenen günün dışında sokağa veya kamuya ait sair bir yere bırakan kişiye elli Türk Lirası idarî para cezası verilir. Bu eşyanın toplanması hususunda belediye tarafından belirli aralıklarla yılda üç günden az olmamak üzere belirlenen günler önceden uygun araçlarla ilân olunur. (4) İnşaat atık ve artıklarını bunların toplanmasına veya depolanmasına özgü yerler dışına atan kişiye, yüz Türk Lirasından üçbin Türk Lirasına kadar idarî para cezası verilir. İnşaat faaliyetinin bir tüzel kişi adına yürütülmesi halinde bu tüzel kişi hakkında verilecek idarî para cezasının üst sınırı beşbin Türk Lirasıdır. Bu atık ve artıkların kaldırılmasına ilişkin masraf da ayrıca kişiden tahsil edilir.
Nitekim, basit suçlar diyebileceğimiz kabahatler de 5237 sayılı yeni Türk Ceza Kanunundan çıkarılmış ve idari suç ve cezaya dönüşmesi amaçlanmıştır. Ülkemizde özen gösterilmeyen bir diğer önemli ve yaygın konu da inşaat atıklarının toplanmasıdır. Boş bulunan her alana bu atıklar atılabilmekte olup, iyi uygulanırsa önemli bir amaca hizmet edecektir. Bu bende de inşaatın tüzel kişiliğe ait olması halinde cezanın ağırlaştırılmış hali düzenlenmiştir. Kabahatler Kanununun 39.maddesinde üç bend halinde düzenlenen bu kabahat türü için özel olarak belediyenin cezalandırma yetkisi bulunmamaktadır. Anılan madde ile, umumun faydalandığı mekanlarda halkı rahatsız edecek faaliyetler cezalandırılmıştır. Ancak bu cezalandırma mutlak olmayıp, “idarenin açık ve yazılı izni olmamasına” bağlıdır.
Uyarılarımın işe yaramadığını bilecek kadar tecrübe sahibiyim[2]. Amacım Türk anayasa hukuku doktrininin bir üyesi olarak, tarih karşısında sorumluluğumu yerine getirmekten ibarettir. İstedim ki, bu Değişiklik Teklifine zamanında karşı çıktığım kayda geçsin. İstedim ki, gelecekte, bir gün birileri çıkıp da bu değişikliği eleştirirlerse, adımı, bu değişikliğin kabul edilmesi safhasında susan anayasa hukukçularının arasında anmasınlar. – Kamu görev ve hizmetinde bulunanlara karşı, bu görev ve hizmetin yerine getirilmesiyle ilgili olarak yapılan isnatlardan dolayı açılan hakaret davalarında, sanık, isnadın doğruluğunu ispat hakkına sahiptir. Bunun dışındaki hallerde ispat isteminin kabulü, ancak isnat olunan fiilin doğru olup olmadığının anlaşılmasında kamu yararı bulunmasına veya şikâyetçinin ispata razı olmasına bağlıdır. Anında cezai yaptırım uygulanabilecekKonuyla ilgili açıklamalarda bulunan BTK’nın Başkanı Ömer Fatih Sayan, “Yasadışı kumar sitelerine yönelik kapsamlı çalışmalarımız devam ediyor. Tespit ettiğimiz yasa dışı paribahis sitelerini anında kapatıyoruz” açıklamasında bulundu. Sayan, kod sisteminden sonra tespit edilecek kişi veya şirketlere cezai yaptırımın da anında uygulanabileceğini belirtti. BTK tarafından konuyla ilgili olarak mahkemelerden ve yetkili diğer kamu kurumlarından gelen erişim engelleme kararlarının ivedilikle uygulanmasını sağlanırken, kurum bünyesinde bulunan Bilgi ve İhbar Merkezi’ne gelen tüm ihbarlar da hukuki ve teknik açıdan değerlendiriliyor. B) Mahkûmiyete ilişkin hükmün, davanın esasını çözmeyen yönüne veyasavunma hakkını kaldırma veya kısıtlama sonucunu doğuran usul işlemlerineilişkin ise, kararı veren hâkim veya mahkemece yeniden yapılacak yargılamasonucuna göre gereken hüküm verilir.
Madde 64 – Dernekler ikametgahları ile amaç ve faaliyetleri için gerekli olanlardan başka taşınmaz mala sahip olamazlar. Derneklerce satın alınan veya bağış ve vasiyet yoluyla derneklere intikal eden taşınmaz malların dernek adına tapuya tescilinden itibaren üç ay içinde İçişleri Bakanlığına bildirilmesi zorunludur. Bunlardan birinci fıkra esaslarına göre dernek ihtiyacından fazla olduğu tespit edilenler, İçişleri Bakanlığınca belli edilen süre içinde dernek tarafından paraya çevrilir. Bakanlar Kurulu, kamu yararına çalışan derneklerden gerekli gördüklerine,birinci fıkraya göre tespit edilecek ihtiyaçlardan fazla taşınmaz mala sahip olma yetkisi verebilir. Madde 29 – Denetleme kurulu, üç asıl ve üç yedet üyeden az olmamak üzere genel kurulca seçilir. Bu kurul, denetleme görevini dernek tüzüğünde tespit edilen esas ve usullere göre ve altı ayı geçmeyen aralıklarla yapar ve denetleme sonuçlarını bir rapor halinde yönetim kuruluna ve toplandığında genel kurula sunar. Asliye ceza mahkemesi tarafından verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına karşı itiraz kanun yoluna başvurmak mümkündür. İtiraz süresi, kararın öğrenilmesinden veya tebliğinden itibaren 7 gündür.
(2) 176 ncı maddede belirlenen süreye uyulmamış ise duruşmaya araverilmesini istemeye hakkı olduğu sanığa hatırlatılır. (3) Bir oturumda bitmeyecek davada, herhangi bir nedenle bulunamayacaküyenin yerine geçmek ve oya katılmak üzere yedek üye bulundurulabilir. (2) Yeniden keşif ve muayeneye ihtiyaç duyulursa, yukarıdaki fıkrahükümleri uygulanır. (2) Bu dilekçe üzerine verilecek karar, kendisine derhâl bildirilir. (2) Mahkeme, iddianamenin kabulünden sonra duruşma gününü belirler veduruşmada hazır bulunması gereken kişileri çağırır. (4) Başkanın, kamu davasının açılmasına karar vermesi halinde;Cumhuriyet savcısı kamu davasını açar. (5) İşlemde hazır bulunan ilgililerce onanmak üzere tutanağınkendilerini ilgilendiren kısımları okunur veya okumaları için kendilerineverilir. (4) Diğer kamu görevlileri de, yürütülmekte olan soruşturma kapsamındaihtiyaç duyulan bilgi ve belgeleri, talep eden Cumhuriyet savcısına vakitgeçirmeksizin temin etmekle yükümlüdür.
Kitle İletişim Hukuku dersinde kitle iletişim özgürlüğünün içeriği, sınırlandırılması ve basın özgürlüğü ile ilişkisinin açıklanması, basın rejimi, radyo-televizyon rejimi ve internet rejimi hakkında öğrencilerin bilgilendirilmesi, düşünceyi ifade özgürlüğünün kitle iletişim özgürlüğü ile ilişkisinin ortaya konması amaçlanmıştır. Bu derste kitle iletişim özgürlüğünün içeriği, sınırlandırılması ve basın özgürlüğü ile ilişkisi, düşünceyi ifade özgürlüğünün unsurları, sınırlandırılması ve kitle iletişim özgürlüğü ile ilişkisi incelenmektedir. Hukuk felsefesi, hukukun bilgi konusu olup olmayacağıyla başlar ve hukukilik kavramının anlamını tartışır. Hukuki geçerlilik üzerinde durarak, hukukilikle ilgili farklı anlayışları ortaya koyar. Bu kapsamda hukuki pozitivizm ve tabii hukuk tartışmalarına değinilir ve adalet ile hukuk kavramı arasındaki ilişki değerlendirilir. Adalet kavramıyla ilgili adalet teorilerini de içeren anlayışlar belirtilir ve bunlarla ilgili temel problemler tartışılır. İnsan hakları geniş bir kavramdır, pozitif hukuku da kapsar ama onu aşar. İnsanın, sırf insan olmasından kaynaklanan yetkileri, hakları, daha doğrusu özgürlüğü ifade eder. Türk tarihi bağlamında hukuk düzen ve uygulamaları dersin içeriğini oluşturmaktadır. Dersin amacı, Türk tarihinin farklı dönemlerinden günümüze, süreklilik ve değişim noktalarını/hatlarını da dikkate alarak, hukuk kurum ve kavramlarını tarihî bağlamında incelemektir.
- Meşrû müdafaa hali, yakalama ve tutuklama kararlarının yerine getirilmesi, bir tutuklu veya hükümlünün kaçmasının önlenmesi, bir ayaklanma veya isyanın bastırılması veya olağanüstü hallerde yetkili merciin verdiği emirlerin uygulanması sırasında silah kullanılmasına kanunun cevaz verdiği zorunlu durumlarda meydana gelen öldürme fiilleri, birinci fıkra hükmü dışındadır.
- Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) m.91’de düzenlenen ve CMK m.90’a göre yapılan yakalama sonrasında cumhuriyet savcısının kararı ile kişinin geçici süre hürriyetinden mahrum bırakılmasına “gözaltı” denilmektedir.
Gazeteci ancak kaynağının izin vermesi ve kaynağı tarafından yanıltılmış olması hallerinde kaynağını açıklayabilir. SUNUŞHerkes, bilgi edinme ve haber alma, özgür düşünce, ifade ve serbest eleştiri hakkına sahiptir. Düşünce ve ifade özgürlüğünün kullanılmasının başlıca yolu olan basın ve yayın özgürlüğü temel insan haklarındandır. Bu hakların demokratik hukuk devletinde anayasal güvence altında olması esastır.Gazetecinin hakları, halkın haber alma hakkının ve ifade özgürlüğünün, meslek ilkeleri ise dürüst ve doğru iletişimin temelini oluşturur. Meslek ilkeleri gazetecinin ve basın – yayın organlarının özdenetimini öngörür ve değerlendirme mercii öncelikle vicdanlardır.
Siyasi partiler önceden izin almadan kurulurlar ve Anayasa ve kanun hükümleri içerisinde faaliyetlerini sürdürürler. Vatandaşlar, siyasi parti kurma ve usulüne göre partilere girme ve partilerden ayrılma hakkına sahiptir. Parti üyesi olabilmek için onsekiz yaşını doldurmuş olmak gerekir. Devlet, istiklâl ve Cumhuriyetimizin emanet edildiği gençlerin müsbet ilmin ışığında, Atatürk ilke ve inkılâpları doğrultusunda ve Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü ortadan kaldırmayı amaç edinen görüşlere karşı yetişme ve gelişmelerini sağlayıcı tedbirleri alır. Grev hakkı ve lokavt iyiniyet kurallarına aykırı tarzda, toplum zararına ve millî serveti tahrip edecek şekilde kullanılamaz. İşçiler ve işverenler, karşılıklı olarak ekonomik ve sosyal durumlarını ve çalışma şartlarını düzenlemek amacıyla toplu iş sözleşmesi yapma hakkına sahiptirler. Devlet, toprağın verimli olarak işletilmesini korumak ve geliştirmek, erozyonla kaybedilmesini önlemek ve topraksız olan veya yeter toprağı bulunmayan çiftçilikle uğraşan köylüye toprak sağlamak amacıyla gerekli tedbirleri alır. Devlet, maddi imkânlardan yoksun başarılı öğrencilerin, öğrenimlerini sürdürebilmeleri amacı ile burslar ve başka yollarla gerekli yardımları yapar. Devlet, durumları sebebiyle özel eğitime ihtiyacı olanları topluma yararlı kılacak tedbirleri alır. Savaş, çok yakın savaş tehdidi ve terör suçları halleri dışında ölüm cezası verilemez.